CAMÖNÜ
Çocukluğumda yaşadığım bir anıyı sizlerle paylaşmak istiyorum. Çocukluğumun çoğu zamanı Alpsarı köyünde geçti. Dayımın oğlu Seyfullah ve ben yazları köyde kalırdık. Yine bir gün Seyfullah “hadi camönüne gidelim”, dedi. Bir an duraksadım “ camönü neresiydi çok mu uzaktı?” Yola çıktık ben bilmediğimi belli etmemek için biraz geride kaldım. Neyse 100-150 adım attık atmadık dedemlerin evinin tam karşısına dek gelen bir yere geldik. Oradan bir Korgun tarafına bakıyordum, bir baraj tarafına bakıyordum. Bulunduğumuz yere her yerden gelenler de vardı. Köyün gençleri, yaşlıları, çocukları derken epeyce zaman olmuştu, bir ara Seyfullah’a döndüm sordum “hani camönüne gidecektik?” diye güldü.Birazda alaycı bir şekilde “ camönü burası” dedi. Biraz düşündüm cami önü hızlı okunduğunda camönü gibi çıkıyordu insanın ağzından. Zamanla bende alıştım “ben camönüne gidiyorum merak etmeyin” diye söyleyenlere.
Zaman akıp gidiyordu her geçen gün eskilere anılara dalıp gidiyordum. Köye gidişlerimiz seyrekleşmeye başlamıştı. Bir gün yine ben evdekilere camönüne gidiyorum dedim. Evdekiler ne yapacaksın kimse yoktur dediler. Evet öyleydi kimseler yoktu 20-30 dakika kadar camönünde oyalandım, eskiden yaptığım gibi bir Korgun tarafına birde baraj tarafına baktım. Ne gelen oldu nede geçen oldu. Kimseler yoktu. Benim için çocukluğumun heyecanlı, Gençliğimin de hüzünlü bir anısı oldu.
23/02/2013
Ahmet YAKAR
Dostlarla elele hep birlikteliğe
Çocukluğumda yaşadığım bir anıyı sizlerle paylaşmak istiyorum. Çocukluğumun çoğu zamanı Alpsarı köyünde geçti. Dayımın oğlu Seyfullah ve ben yazları köyde kalırdık. Yine bir gün Seyfullah “hadi camönüne gidelim”, dedi. Bir an duraksadım “ camönü neresiydi çok mu uzaktı?” Yola çıktık ben bilmediğimi belli etmemek için biraz geride kaldım. Neyse 100-150 adım attık atmadık dedemlerin evinin tam karşısına dek gelen bir yere geldik. Oradan bir Korgun tarafına bakıyordum, bir baraj tarafına bakıyordum. Bulunduğumuz yere her yerden gelenler de vardı. Köyün gençleri, yaşlıları, çocukları derken epeyce zaman olmuştu, bir ara Seyfullah’a döndüm sordum “hani camönüne gidecektik?” diye güldü.Birazda alaycı bir şekilde “ camönü burası” dedi. Biraz düşündüm cami önü hızlı okunduğunda camönü gibi çıkıyordu insanın ağzından. Zamanla bende alıştım “ben camönüne gidiyorum merak etmeyin” diye söyleyenlere.
Zaman akıp gidiyordu her geçen gün eskilere anılara dalıp gidiyordum. Köye gidişlerimiz seyrekleşmeye başlamıştı. Bir gün yine ben evdekilere camönüne gidiyorum dedim. Evdekiler ne yapacaksın kimse yoktur dediler. Evet öyleydi kimseler yoktu 20-30 dakika kadar camönünde oyalandım, eskiden yaptığım gibi bir Korgun tarafına birde baraj tarafına baktım. Ne gelen oldu nede geçen oldu. Kimseler yoktu. Benim için çocukluğumun heyecanlı, Gençliğimin de hüzünlü bir anısı oldu.
23/02/2013
Ahmet YAKAR
Dostlarla elele hep birlikteliğe
CAMÖNÜNÜ BENDEN İYİ BİLEN YOKTUR. 23/02/2013 16:59
YanıtlaSilAHMET KARDEŞİM CAMİONUNU YADA CAMİĞÜN GAŞLARI BENDEN İYİ BİLEN OLMAZ.ÇOCUKLUĞUM VE GENCLİĞE GECİŞ DÖNEMİM HEP ORADA GECTİ.YAZINI OKUYUNCA BİR CAMİONU YAZISIDA BANA YAZMAK FARZ OLDU İNŞALLAH EN KISA ZAMANDA YAZACAĞIM.BİZE ESKİLERİ VE YENİLERİ HATIRLATTIĞIN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM.HANİ BİR ZAMANLAR ÇANKIRI SİTELERİNDE ŞU İŞİ YAPMAZSA ÇANKIRILI SAYILMAZ DİYE ÖRNEĞİN İMARETTE GEZMEYEN ÇANKIRILI SAYILMAZ.ALPSARIDADA CAMİĞÜN GAŞA ÇIKMAYAN ALPSARILI SAYILMAZ DİYE. SELAMLARLA
AHMET LAFCI